Saodat Ismailova’nın ilk büyük kişisel kurumsal sergisi “18.000 Dünya”, on yılı aşkın süredir film, heykel ve araştırma çalışmalarını inceliyor. Sanatçının mistik ve görsel olarak yoğun uygulamalarını taşıyan, grenli arşiv görüntülerinin birleştirilmesi, rüyaların yazılı ve sözlü yorumları ve geleneksel ritüellerin ve hava koşullarından yıpranmış manzaraların filme alınması gibi üslup unsurlarıdır.
Vizyona giren ilk film, Zuhra, 2013, çorak bir odada bir yatağın kesin bir çerçevesini sunar. Işığın çok yavaş yükselip alçalması, yatağın boş olduğunu ya da üzerinde hareketsiz yatan bir kadın figürünü ortaya çıkarıyor. Film müziği, Venüs gezegeni olacak genç bir kadın olan Zukhra efsanesini anlatan bir kadın sesinin yanı sıra Özbekistan’ın ilk cumhurbaşkanının arşiv kayıtlarını içeriyor. Eserin şamanistik izleri, bölgenin zengin tarihinin yanı sıra bu mitlerin ve ritüellerin sürdürülmesinde kadınların oynadığı ve oynamakta olduğu önemle örtüşüyor.
Bu enstalasyonda perdenin altından görünen, Hazreti Sulton Dağları’nın topoğrafyasını yansıtmak için zayıf bir ışık kaynağının üzerine örtülmüş geleneksel bir Özbek halısıdır. Zanaatı neon ve projeksiyon gibi daha çağdaş teknolojilerle süsleyen Ismailova, geçici anıtlar, belirli bir kültürel varlığın yok olduğunu vurgularken aynı zamanda varlığını kutsayan incelemeler sunuyor.
Sergideki en son eser, 18.000 Dünya, 2022–23, sanatçının sayısız varoluş düzleminden yalnızca birinde yaşadığımıza dair inancından yararlanıyor. Ismailova, Eye Filmmuseum’un yanı sıra kendi kişisel arşivlerini de araştırarak bize belli bir zenginliği ortaya koyuyor. Yine de bu bollukla birlikte, olayların nasıl tarihe karıştığına dair keskin bir içgörü de geliyor.
— Huib Haye van der Werf
Kaynak : https://www.artforum.com/picks/saodat-ismailova-90625