2024’te restorasyonu tamamlanan tarihi yapılar

Yüzyıllar boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapan Anadolu, barındırdığı eşsiz tarihi yapılarla dünya kültür mirasının en önemli parçalarından biri. Bazı yapılar, zamana meydan okuyarak ilk günkü ihtişamını korurken bazıları ise titizlikle yürütülen restorasyon projeleri sayesinde yeniden hayat buluyor ve gelecek kuşaklara aktarılıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, eşsiz mirasın korunması ve yaşatılması için her yıl çok sayıda restorasyon çalışması gerçekleştiriyor. İşte 2024’te restorasyonu tamamlanan o özel yapılardan bazıları…

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Trabzon Müzesi

Trabzon’un Zeytinlik Caddesi’nde yer alan ve bugün “Trabzon Müzesi” olarak bilinen Kostaki Konağı, 1898-1913 yılları arasında Banker Kostaki Teophylaktos tarafından inşa edildi. Mimarlarının İtalyan olduğu bilinen bu yapı, dönemin sivil mimarlık anlayışını yansıtan nadide eserlerden biri…

Konak, 1917 yılında Nemlioğlu ailesine satıldı. Milli Mücadele yıllarında karargah olarak kullanılan bina, 1924 yılında Atatürk’ün Trabzon ziyareti sırasında konaklama için düzenlendi. Atatürk ve eşi Latife Hanım 15-17 Eylül 1924 tarihlerinde burada ağırlandı.

Trabzon Valisi Ali Galip Bey döneminde kamulaştırılan yapı, bir süre Hükümet Konağı ve Genel Müfettişlik Binası olarak hizmet verdi. 1937’de ise Milli Eğitim Bakanlığı’na devredilerek 50 yıl boyunca Kız Meslek Lisesi şeklinde kullanıldı.

1987 yılında Kültür Bakanlığı’na tahsis edilen konak, 13 yıl süren restorasyonun ardından 22 Nisan 2001’de Trabzon Müzesi haline getirildi. Arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği müze, Geç Osmanlı Dönemi sivil mimarisinin benzersiz bir örneği olarak dikkat çekiyor. Kalem işi süslemelerle bezeli ve 1500 metrekare kullanım alanına sahip yapı, yeniden kapsamlı bir restorasyon süreci geçirdi.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Galata Kulesi

İstanbul siluetinin ayrılmaz bir parçası olan Galata Kulesi, tarihi boyunca birçok dönüşüm geçirerek bugünkü şekline ulaştı. 2013 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilen kule, İstanbul’un simge yapılarından biri olarak öne çıkıyor.

Kule, ilk olarak MS 507-508 yıllarında Bizans İmparatoru Justinianos tarafından inşa edildi. Ancak bugünkü görünümünü 1348-1349 yıllarında Cenevizlilerin yaptığı yenileme çalışmalarıyla kazandı. 1445-1446 yıllarında yükseltilen yapı, 1500’lerde Mimar Murad bin Hayreddin tarafından onarıldı. III. Selim döneminde eklenen cumba ve 1831’deki yangından sonra II. Mahmut’un eklediği ünlü külah biçimindeki dam örtüsü, kuleye ikonik bir karakter kazandırdı.

Kulenin girişinde, II. Mahmut dönemine ait 16 mısralık bir kitabe dikkat çekiyor. Dokuz katlı silindirik gövdesi, yuvarlak kemerli pencereleri ve mimari detaylarıyla Galata Kulesi hem geçmişe ışık tutuyor hem de modern İstanbul’un estetik simgelerinden biri olmaya devam ediyor.
1 Kasım 2023 tarihinde başlayan son restorasyon çalışmasında statik güçlendirme, külah kısmının yenilenmesi ve yapının özgün detaylarının korunması sağlandı. Restorasyonun tamamlanmasıyla birlikte kule, yeniden kapılarını açtı. Galata Kulesi, tarihi dokusuyla İstanbul’un geçmişine tanıklık etmeye devam ediyor.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Alanya Atatürk Evi Müzesi

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün 18 Şubat 1935’te Alanya’ya yaptığı ziyarette bir süre kaldığı ev, bugün “Alanya Atatürk Evi Müzesi” olarak hizmet veriyor. Şekerhane Mahallesi’nde yer alan ve kereste tüccarı M. Tevfik Azakoğlu tarafından konut olarak inşa edilen ev, 1987 yılında Kültür Bakanlığı’na hibe edilmesinin ardından restore edilerek ziyarete açıldı.

Üç katlı geleneksel Alanya evlerinden biri olan yapı, ahşap-kagir özellikte. Zemin katı zamanında ahır ve depo olarak kullanılan evin birinci ve ikinci katları ise yaşam alanı olarak tasarlandı. Ön cephesi Alanya Kalesi’ne bakan yapı, Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığı olarak tescillendi.

Müzenin giriş katında Atatürk’ün kişisel eşyaları ve fotoğrafları sergilenirken, üst katlar geleneksel Alanya kültürüne ışık tutuyor. Odalarda Alanya düğünleri, yemekleri ve çocuk oyunlarına dair tematik sergiler yer alırken, ikinci katta Alanya’ya özgü etnografik eserler sergileniyor. Ayrıca sinevizyon odasında Atatürk belgeselleri izlenebiliyor. Aslına uygun olarak restore edilen Alanya Atatürk Evi, geçmişin izlerini günümüze taşıyarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Gaziantep Kalesi

Türkiye’nin en görkemli tarihi yapılarından biri olan Gaziantep Kalesi, Alleben Deresi’nin güneyindeki stratejik tepede tüm ihtişamıyla yükseliyor. Yaklaşık 6000 yıllık bir geçmişe sahip olan bu eşsiz yapı, Roma döneminde gözetleme kulesi olarak inşa edildi. Bizans İmparatoru Justinyanus döneminde ise bugünkü ihtişamlı görünümüne kavuştu.

Bir zamanlar 36 burçla çevrili olduğu düşünülen kale, günümüzde 12 burcuyla ziyaretçilerini karşılıyor. Çevresindeki hendek ve köprü geçişi gibi detaylar, geçmişteki stratejik önemine ışık tutuyor. Osmanlı döneminde Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1557’de yenilenen ana kapı ve kuleler, yapının tarih boyunca birçok kez onarıldığını ve her dönemde değer gördüğünü gözler önüne seriyor.

1989’dan bu yana yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarıyla kale, Gaziantep turizmine kazandırıldı. Osmanlı dönemine ait bir hamam ve caminin yanı sıra Bizans ve erken İslam dönemlerine ait çok sayıda eser gün yüzüne çıkarıldı. 6 Şubat Depremlerinde hasar gören Gaziantep Kalesi titizlikle yürütülen onarım ve güçlendirme çalışmaları sayesinde yeniden ayağa kalktı. Giriş tonozu, sur duvarları ve iç alanlar güçlendirilerek kalenin tarihi kimliğinin korunması sağlandı.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Mor Kiryakus Manastırı

Turabdin bölgesinin en önemli yapılarından biri olan Mor Kiryakus Manastırı, Kuzey Mezopotamya Ovası’na hakim Kıra Dağı’nın doğu yamacında yer alıyor. 80’e yakın kilise ve manastır arasında özel bir yere sahip olan bu yapı, bölgenin ilk manastırlarından biri olmasıyla dikkat çekiyor.

Manastır, 3 katlı bir yapı olup dehlizlerle yeraltına uzanan bölümleriyle zengin bir mimari tasarıma sahip. Dikdörtgen dış planı ve iç avlusundaki kemerli odalar benzersiz mimari detaylar sunuyor. Özellikle sekizgen dilimli taş kubbeler ve yıldızlı haç motifleri, yapıdaki sanatın üstün değerini yansıtıyor. Batman’ın bu eşsiz tarihi yapısı, kapsamlı bir restorasyonla aslına uygun şekilde yenilendi.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Saint George Kilisesi

Diyarbakır İç Kale’nin kuzeydoğu köşesinde yer alan ve Roma dönemine tarihlenen tarihi Saint George Kilisesi mimari detayları ve köklü geçmişiyle dikkat çekiyor. Üç nefli bazilika planıyla tasarlanan yapı, doğuda surlarla birleşerek Dicle Vadisi’ne açılıyor. Zaman içinde Artuklular döneminde eklenen kubbeli bir bölümle hamama dönüştürüldü. Kilisenin elips şeklindeki kubbesi ve nefleri ayıran yüksek kemerler, dönemin mimari özelliklerini yansıtırken Artuklu dönemine ait hamam kısmı ise tarihsel bir katman olarak yapının zenginliğini ortaya koyuyor.

6 Şubat depremlerinde ağır hasar gören Saint George Kilisesi, restorasyon çalışmasıyla eski ihtişamına kavuştu. Günümüzde sanat galerisi olarak kullanılan tarihi yapı, yenilenen haliyle sanatseverleri ve tarih meraklılarını ağırlamaya devam ediyor.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Hoşap Kalesi

Van’ın Gürpınar ilçesinde, Hoşap Suyu’nun kıyısında sarp bir kaya üzerine inşa edilen Hoşap Kalesi ihtişamı ve benzersiz mimarisiyle dikkat çekiyor. Van’a 60 kilometre, Gürpınar ilçe merkezine 40 kilometre uzaklıkta yer alan kale, iç kale ve dış kaleden oluşan yapısıyla bölgenin önemli tarihi yapılarından biri…

Geçmişi Urartu dönemine kadar uzanan kale, günümüzdeki halini ise Osmanlı döneminde Mahmudi beylerinin katkısıyla aldı. İç kale giriş kapısındaki kitabeye göre, kale 1643 yılında Mahmudi Süleyman Bey tarafından inşa ettirildi.

Kalenin dış surları, arazinin doğal yapısına uygun şekilde doğu, kuzey ve batıdan dolanacak şekilde tasarlandı. Dış kalenin kuzeydoğusunda bir gözetleme kulesi yer alırken iç kalede cami kalıntıları ve köy evleri bulunuyor.

İç kale, dikkat çekici mimarisiyle öne çıkıyor. İçerisinde Mahmudi Sarayı’na ait yapılar yer alıyor. Yine seyir köşkü, harem, selamlık, mescit, zindan, fırın ve sarnıç kalenin diğer önemli yapılarını oluşturuyor. Bölgenin sembol yapılarından biri olan Hoşap Kalesi restorasyon çalışmasıyla ihtişamlı günlerine geri döndü.
 

Kaynak

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.