Milli Saraylar’a bağlı tarihi yapılarla geçmişe yolculuk

Osmanlı İmparatorluğu’nun son sarayı olarak bilinen Yıldız Sarayı, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı bir törenle ziyarete açıldı.

Yaklaşık 6 yıldır süren restorasyon, konservasyon ve peyzaj çalışmalarının ardından ziyarete açılan Yıldız Sarayı yarından itibaren gezilebilecek.

[Fotoğraf: AA]

Yıldız Sarayı, Milli Saraylar’a 2018 yılında devredildi. Milli Saraylar bünyesinde en az Yıldız Sarayı kadar önemli pek çok tarihi yapı bulunuyor ve her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor.

Öyle ki Milli Saraylar sadece 2024’ün ilk altı ayında 3 milyon 945 bin 741 kişi tarafından ziyaret edildi. Topkapı Sarayı 2 milyon 190 bin 530 ziyaretçi ile en çok ilgi gören adres oldu. Dolmabahçe Sarayı’nı 560 bin 520 kişi ziyaret ederken Beylerbeyi Sarayı 280 bin 752 kişiyi, Küçüksu Kasrı 83 bin 956 ziyaretçiyi ağırladı.

Her yıl dünyanın dört bir yanından gelen binlerce misafiri konuk eden Milli Saraylar’a bağlı saray, köşk ve kasırları gelin yakından tanıyalım.

[Fotoğraf: AA]

Yıldız Sarayı

İstanbul Boğazı ve Marmara’ya hakim bir konumda inşa edilen Yıldız Sarayı, Osmanlı Devleti’nin İstanbul’daki son büyük sarayı olma özelliğine sahip. 500 bin metrekare alana sahip olan saray, devlet yönetimi, sultan ve hareme ait özel bölüm, dış bahçe ve çevre yapılar olmak üzere üç büyük bölümden oluşuyor.

Saray alanındaki ilk köşk, Sultan III. Selim döneminde yapıldı. Ancak Yıldız Sarayı, Sultan II. Abdülhamid dönemiyle özdeşleşti. Çünkü II. Abdülhamid, burayı ikametgah olarak seçerek 33 yıl boyunca Yıldız Sarayı’ndan ülkeyi yönetti.

Yıldız Sarayı, Osmanlı Devleti’nin son yönetim merkezi ve padişahın son ikametgahı olarak tarihe geçti.

[Fotoğraf: AA]

Topkapı Sarayı

Topkapı Sarayı, İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed tarafından 1460-1478 yılları arasında yaptırıldı ve sonraki padişahlar tarafından yaptırılan eklemelerle günümüzdeki haline kavuştu. Saray, 19’uncu yüzyıl ortalarına kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetim ve yaşam merkezi olarak hizmet verdi.

İstanbul’un tarihi yarımadasında, Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Haliç arasında yer alan Topkapı Sarayı, 700 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor.

1924 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk müzesi olarak halka açılan Topkapı Sarayı zengin koleksiyonları ve mimarisi ile dünyanın en büyük müze-saraylarından biri olarak anılıyor.

[Fotoğraf: AA]

Dolmabahçe Sarayı

Dolmabahçe Sarayı, 15’inci yüzyılda Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethi sırasında gemilerini karaya çıkardığı yer olduğu rivayet edilen, doğal bir liman koyunda inşa edildi. 17.’inci yüzyıldan itibaren doldurularak padişahların has bahçesi oldu. Sultan Abdülmecid döneminde kullanışsız hale gelen Beşiktaş Sahil Sarayı yıkılarak, yerine 1843-1856 yılları arasında Dolmabahçe Sarayı inşa edildi.

Dolmabahçe Sarayı, 1856 yılından itibaren altı Osmanlı padişahı ve son Halife Abdülmecid tarafından kullanıldı. Cumhuriyet’in ilanından sonra ise Mustafa Kemal Atatürk, 1927-1938 yılları arasında Dolmabahçe Sarayı’nda aralıklarla 4 yıl kalarak çalışmalarını yürüttü ve yine burada hayata gözlerini kapadı.

1984’te müze-saray olarak ziyarete açılan Dolmabahçe Sarayı, Türkiye’deki en büyük saray olarak biliniyor.

[Fotoğraf: AA]

Beylerbeyi Sarayı

Sultan Abdülaziz tarafından 1863-1865 yılları arasında yaptırılan Beylerbeyi Sarayı, ana bina, Mabeyn ve Harem bölümlerinden oluşuyor.

Yazlık saray olarak kullanılan Beylerbeyi, yabancı devlet misafirlerini ağırlamak için tercih edildi. Sultan II. Abdülhamid, tahttan indirildikten sonra burada yaşadı ve 1918’de burada vefat etti. Mabeyn ve Harem bölümlerinden oluşan saray ana binası ziyaret edilebiliyor.

[Fotoğraf: AA]

Küçüksu Kasrı

Küçüksu Kasrı, Göksu ve Küçüksu dereleri arasında yer alan bir çayırlık alanda inşa edildi. Osmanlı döneminde padişahların Boğaziçi’ndeki has bahçelerinden ve en gözde mesire yerlerinden biri olarak biliniyordu. Sultan I. Mahmud döneminde ahşap bir köşk olarak yapıldı. Ardından Sultan Abdülmecid tarafından yıkılıp 1856-1857 yıllarında yeni bir kasır olarak inşa edildi.

Zengin sanat eseri koleksiyonuyla dikkat çeken Küçüksu Kasrı, 1983 yılında müze-saray olarak ziyarete açıldı.

[Fotoğraf: AA]

Ihlamur Kasrı

Beşiktaş’ta yer alan Ihlamur Kasrı, Sultan Abdülmecid tarafından 1849-1855 yıllarında yaptırıldı. Kompleksin ana yapıları olan Merasim Köşkü ve Maiyet Köşkü, farklı işlevler için tasarlandı. Merasim Köşkü, Sultan’ın resmi kullanımına ve törenlere ayrıldı. Maiyet Köşkü ise Sultan’ın maiyeti ve haremine hizmet verdi.

Ihlamur Kasrı, 1985’te müze-saray olarak ziyarete açıldı.

[Fotoğraf: AA]

Beykoz Mecidiye Kasrı

İstanbul Boğazı’nın Asya kıyısında yer alan Beykoz Mecidiye Kasrı, Osmanlı döneminin önemli yapılarından biri… 1845 yılında Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa tarafından Sultan Abdülmecid için inşa edilmeye başlanan kasır, 1854 yılında Paşa’nın oğlu Said Paşa tarafından tamamlanarak padişaha hediye edildi.

Beykoz Mecidiye Kasrı, 1853-1856 Kırım Harbi sırasında gönüllü askerlerin Beykoz Çayırı’nda toplandığı dönemde önemli bir rol oynadı.

Kasır, restorasyon çalışmalarının ardından, 11 Nisan 2017 tarihinde müze olarak ziyarete açıldı.

[Fotoğraf: AA]

Aynalıkavak Kasrı

Osmanlı Devleti’nin dördüncü büyük sarayı olan Tersane Sarayı’ndan günümüze ulaşabilen tek yapı olan Aynalıkavak Kasrı, Haliç kıyılarında yer alıyor.

18’inci yüzyıl Osmanlı mimarisinin geleneksel özelliklerini taşıyan Aynalıkavak Kasrı, 1984 yılında müze-saray olarak ziyarete açıldı.

[Fotoğraf: AA]

Maslak Kasrı

Maslak Kasırları, Sultan Abdülaziz tarafından 1860’larda yaptırıldı ve 1868’de Şehzade Abdülhamid Efendi’ye tahsis edildi.

Cumhuriyet döneminde, 1937-1982 yılları arasında askeri prevantoryum olarak kullanılan kasırlar, 1984’te restore edilerek Milli Saraylar Başkanlığı bünyesinde halka açık bir müze-ev olarak hizmet vermeye başladı.

Kaynak

Comments (0)
Add Comment