‘Cansiparane’ sergisi, Hatay’da sanat eğitimi alan kız öğrencilere destek oluyor: Mozaikler ‘umut’ için – Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Kadınların evrensel mücadelesinden ilham alan Cansiparane sergisinde, Biriz Dayanışma Derneği’nin “kadını güçlendirme” misyonu altında yürüttüğü projelerine destek amacıyla satışlardan elde edilen gelirin bir kısmı Hatay’da sanat eğitimi alan genç kız öğrencilerine bağışlanacak.

Sergi 21 Aralık’a kadar görülebilecek. 

‘KELEBEKLER ESİN OLDU’

Sergiyi hayata geçiren isimlerden Gözde Tolan ve sergi için Türkiye’ye gelen dünyaca ünlü mozaik sanatçısı Dino Maccini ile konuştuk. 

İlk olarak böyle anlamlı bir serginin hayata geçiş sürecini anlatan Tolan, “Bireysel mücadelemin ve deneysel yolculuğumun başladığı 2017 yılında tanıştığım, bu yolda bana eşlik etmek isteyen, daha da fazlası beni sarıp sarmalayan arkadaşlarım ile öncelikle kendimize güçlü bir dünya kurduk. Sonra da bu dünyanın ötesine nasıl geçebiliriz, kapsama alanımızı nasıl genişletebiliriz diye düşünerek bu kolektif projeyi hayata geçirdik. Benim için bu sürecin kendisi aslında başlı başına bir eser. Bu sürecin paralelinde Dominik’teki Mirabel Kardeşler’in hikâyesi bizim için sadece bir ilham kaynağı değil, aynı zamanda derin bir duygu ve sorumluluk hissi taşıyor. Mirabal Kardeşler’in cesur mücadelesi, bu serginin merkezinde yer alıyor. Aslında burada çok trajik ve güçlü bir hikâye var. Bu mücadele sürecinde ‘kelebekler’ olarak da anılan bu cesur kadınlar aynı zamanda sergideki tüm eserlerin ilham kaynağı oldular” dedi. 

‘ORTAK BİR DİL’

Sergideki eserlerle ilgili konuşan Maccini ise “Kesinlikle ilginç bir sergi. Bu sergi, her sanatçının kendine has bir tarzı olmasına karşın, ortak bir dille hiç de sıradan olmayan iyi yapılmış eserler sunuyor” dedi. Maccini, serginin umut verici bir yönü olduğunu anlatarak “Geleceğin gerçek algılayıcıları olan sanatçıların, samimi yer bilimsel doğasına güvenirsek ancak o zaman ‘geçmişin’ silinmez anısı ve onun devamı olan ‘şimdi’, öncelerden haykırılmış olarak görülebilir. Sancılı bir şekilde hissedilen zamanaşımının, sadece kısmen yayıldığı kehaneti burada açıktır. Her çağda, kendi zamanlarının insanlık tarihinin en kötüsü olduğunu iddia eden sesler yükselmiştir. Ancak bu görüşler nadiren, düşünme yeteneği ve gerçeğe şekil verme niyetine ışık tutarak ilgi çekmiş ve kendilerini geleceğe yansıtabilmişlerdir. Bu sergi bu tür çalışmalar arasında ışığı yaşam sevincinin saf bir ifadesi olarak yansıtabilen bir istisnadır. Mozaik diline bunu ‘umut’ olarak tercüme edebiliriz” dedi. 

‘AYASOFYA HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ’

Türkiye’ye daha önce yaptığı ziyaretlerde tarihi mozaiklere hayran kaldığını dile getiren Dino Maccini, deneyimlerini şöyle anlattı: 

“İstanbul’da Ayasofya’yı ziyaret ettiğim bir tatil sırasında bu antik sanata hayran kaldım; duvarları, tonozları ve tavanları süsleyen ışıltılı mozaiklerden çok etkilendim. İtalya’ya döndüğümde bu teknik hakkında daha fazla bilgi edinmek için Ravenna’ya gitmem ve daha sonra bunu mesleğim haline getirmem uzun sürmedi. 2015 yılında dünyanın farklı yerlerinden mozaikçilerle birlikte Gaziantep Müzesi’ne davet edildim. Zeugma’da bulunan muhteşem mozaiklerin muhafaza edildiği müzenin dünyanın mozaiklere adanmış en büyük müzesi olduğunu ancak daha sonra öğrendim ve bu vesileyle eserlerin miktarı, kalitesi ve korunma durumundan çok etkilendiğim söz konusu arkeolojik alanı da ziyaret edebildim. Ayrıca, bitişikteki Gaziantep Çağdaş Sanat Müzesi’nde de benim eserlerimden biri bulunuyor. Bu yüzden Türkiye’de gerçekten evimde olduğumu ve Ayasofya’ya yaptığım o kader ziyaretinin bana hayatımı değiştirmemi ve kendimi sadece mozaiğe adama olanağı sağladığını söyleyebilirim.”

Etiketler: #sergi #kız öğrenciler

Kaynak

Comments (0)
Add Comment