En eskisi 9 milyon yıl öncesine tarihlendirilen fosillerin bulunduğu Çankırı-Yapraklı kara yolu üzerindeki Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi’nde temmuz ayının ilk haftası başlayan kazı çalışmaları tamamlandı.
Bölgede bu sezon 15 kişilik ekiple yapılan çalışmalarda zürafagiller (giraffidae), hortumlular (proboscidae) ve gergedangillere (rhinocerotidae) ait eklemli çok sayıda kol ve bacak iskeletine rastlandı.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü ve Kazı Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, ekip olarak hava şartları ve sağlık sorunları gibi aksaklıklara rağmen verimli bir kazı sezonu geçirdiklerini söyledi.
Bu sezon tanımlanır nitelikte 150 fosil elde ettiklerini belirten Erol, "150 fosilin içinde en fazla zürafagiller, filgiller ve gergedangillere ait türlerin fosili bulundu. Daha önceki yıllarda yapılan çalışmalarda bunların çenelerini, kafa iskeletlerini bulmuştuk ama vücut iskeletlerini çok fazla bulamamıştık. Bu sene sürprizli şekilde bu hayvanların vücut iskeletlerini eklemli şekilde çıkardık. Bunlarla ilgili iskeleti bütünleyebilecek sayıda kol, bacak, ayak, el, kalça iskeleti ve omurlar diye bahsettiğimiz vücut kemiği bulduk" dedi.
Kazı alanının kapatılmasının ardından laboratuvar ve yıkama çalışmalarını tamamladıklarını kaydeden Erol, "Geçen yıl oldukça prestijli dergilerde Çorakyerler’den ele geçen fosiller ile ilgili uluslararası yayınlar yaptık. Bu sene de yeni yayın çalışmalarımız devam etmektedir. Amacımız fosil çıkarıp kenara koymak değil, o bölgenin önemini ortaya koyacak bilimsel yayınlar da yapmak. Bu kadar çalışmanın üzerine bir de müze yapabilirsek ne ala" diye konuştu.
Müze kurulması için çalışılıyor
Bölgede önemli çalışmalara imza attıklarının altını çizen Erol, şöyle devam etti:
"Çankırı çok iyi yerlere gelecek, bilime ve halka yararlı güzel bir eser kazandırılabileceğini düşünüyoruz. Geleceğe Miras Projesi çerçevesinde müze yapımı için bir proje verdik, umarım desteklenir. Yıllardır yaptığımız çalışmalarda elde ettiğimiz 4 bin 300 civarındaki fosilin teşhir edileceği, bilimsel çalışma yapılabileceği, kültür merkezi olacak bir müze kompleksinin yapılması hayalimizdir."
Erol, fosillerin tarihlendirmesiyle ilgili manyetostratigrafi (tabakalardan karşılaştırma yoluyla yapılan tarihlendirme) çalışması ile küçük ve büyük omurgalı fauna karşılaştırmalı analizin yapıldığını anlatarak, "9 milyon yıl eskiye kadar gidiyor bizim lokalitemizin tarihi. 7 milyona kadar gelen fosiller de var. Her zaman söylediğimiz gibi 7 ila 9 milyon yıl arası, 2 milyon yıllık bir süreç bu hayvanlarımızın yayılım ve yaşam süreci olarak değerlendirilebilir." ifadelerini kullandı.